
NÜRNBERG’TE ÜÇ AYRI ANMA TÖRENİ
NSU’nun 9 Eylül 2000’de Nürnberg’de işlediği ilk cinayetin kurbanı olan çiçekçi Enver Şimşek, ölümünün 25. yılında Nürnberg’de düzenlenen üç ayrı törenle anıldı. İlk tören, Nürnberg Belediyesi tarafından saat 14.30’da Şimşek’in saldırıya uğradığı yere verilen Enver Şimşek Alanı’nda gerçekleşti.

Törene Türkiye’nin Nürnberg Başkonsolosu Fatma Taşan Cebeci, Enver Şimşek’in çocukları Semiya Şimşek ve Abdülkerim Şimşek, 2006 yılında Dortmund’da öldürülen Mehmet Kubaşık’ın kızı Gamze Kubaşık, Kültürden Sorumlu Belediye Başkanı Prof. Dr. Julia Lehner, SPD Nürnberg Başkanı Nasser Ahmed, Bavyera Eyalet Meclisi Milletvekili Arif Taşdelen, Belediye Meclisi Üyesi Aynur Kır, Nordost Bahnhof SPD Bölge Başkanı Abdurrahman Gümrükçü ile çok sayıda yetkili ve sivil toplum temsilcisi katıldı.

Katılımcılar, Şimşek’in anısına çiçekler bırakarak ve saygı duruşunda bulunarak 25 yıl önce işlenen ırkçı cinayeti hatırlattı.

KÖNİG: “BUGÜN YÜZLEŞME GÜNÜDÜR”
Anma töreninde konuşan Nürnberg Büyükşehir Belediye Başkanı Marcus König (CSU), bu günün yalnızca bir anma değil, aynı zamanda yüzleşme günü olduğunu vurguladı:
[ozel_alinti]“Ben inanıyorum ki bu gün, bu ülkede ihmal edilen, devletin, yargının, polis teşkilatlarının sorumluluk taşıdığı, uzun süre görmezden gelinen şeylerle yüzleşme günüdür. Bu ülkede neler olup bittiğini, bu cinayetlerin ne anlama geldiğini çok geç fark ettik.”[/ozel_alinti]

König, aşırı sağcılığın toplumda yarattığı bölünmeye dikkat çekerek, “Mağdur ailelerinin yalnız başına mücadele etmesi beklenemez. Bu bütün toplumun görevidir. NSU gibi bir örgütün ortaya çıkabilmesi, hâlâ ortaya çıkarılmamış gizli destekçilerin varlığı hepimizin sorumluluğudur” dedi.

“DEVLETİN DE SORUMLULUĞU VAR”
Başkan König, Enver Şimşek’in isminin yaşatıldığı alanda yapılan törene Şimşek’in kızı Emma Şimşek ile katıldığını da hatırlatarak, şu ifadeleri kullandı:
[ozel_alinti]“Orada da söyledik: Bu aynı zamanda devletin bir sorumluluğuydu, bir devlet kusuruydu. Bu sorumluluk paylaşılmalı. Bu nedenle biz taleplerimizin arkasındayız.”[/ozel_alinti]
König, meselenin kendisi için kapanmadığını vurguladı: “Benim için bu mesele kapanmış değildir ve kapanmayacaktır. Bunun üzerinde çalışmak gerekiyor.”

“ÖNEMLİ OLAN DİNLEMEKTİR”
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan König, mağdur ailelerinin dinlenmesinin önemine dikkat çekti:
[ozel_alinti]“Bu ülkede artık kimse kimseyi dinlemiyor. Herkes konuşuyor. Oysa mağdur ailelerini dinlemek, onlara kulak vermek önemli. Ben de bu nedenle aileyi davet ettim ve sordum: ‘Biz daha ne yapabiliriz? Siz şu anda nasıl hissediyorsunuz?’ Bu konuşma bence çok değerliydi.”[/ozel_alinti]

“IRKÇI SÖZLERE SESSİZ KALMAYIN”
König, ırkçı söylemlerin günlük hayatta çoğu zaman görmezden gelindiğini belirtti:
[ozel_alinti]“Ne kadar sık ırkçı sözler söyleniyor, ama insanlar kafasını çevirip ‘duymadım’ diyor. Bence herkesin görevi o anda müdahale etmektir.”[/ozel_alinti]
Gençlerin bilinçlendirilmesinin en önemli görev olduğunu vurgulayan König, mağdur ailelerin okullara giderek öğrencilere yaşananları anlatmasının çok değerli olduğunu belirtti. “Böylece gençleri, demokrasiyi yıkmak isteyen parti ya da partilere oy vermekten uzaklaştırabiliriz. Bu hem şehir olarak hem ülke olarak bizim görevimizdir” dedi.

“MÜCADELE DEVAM ETMELİ”
NSU’nun işlediği cinayetlerin tam anlamıyla aydınlatılamamış olmasına değinen König, hâlâ cevaplanmamış sorular olduğunu söyledi:
[ozel_alinti]“Mahkeme kararlarının ardından bile olayların tüm yönleriyle aydınlatılması ve tüm suç ortaklarının ortaya çıkarılması tam anlamıyla sağlanmadı. Irkçılığa karşı hep birlikte mücadele etmeliyiz.”[/ozel_alinti]



