
“Parti çekişmeleri Weiden’e zarar veriyor”
54 yaşındaki Zant, 2014’ten bu yana Weiden’de aktif siyaset içinde yer aldığını hatırlattı. 2017’de Die Linke’ye katılan, 2020’de aynı parti adına şehir meclisine seçilen Zant, 2022’de Yeşiller’e geçmiş, 2024 yılında ise partiden ayrılmıştı. Meclis üyeliğini sürdüren Zant, yeni oluşumu kurma gerekçelerini şöyle açıkladı: “Weiden’de parti siyasetinin yarattığı kısır çekişmeler şehri ileri taşımak yerine tıkanıklık yaratıyor. Mecliste partiler birbirleriyle uğraşırken şehir kaybediyor. Bu nedenle parti üstü, tamamen vatandaş odaklı bir liste kurduk” dedi.

Sosyal konut hedefi ve bütçe sorunu
Yeni listenin öncelikleri arasında sosyal konut üretiminin yeniden başlaması bulunuyor. Zant, Weiden’de dar gelirli vatandaşların konut bulmakta ciddi zorluk yaşadığını belirterek, Stadtbau GmbH’nın artık sosyal konut üretmemesinin şehir için büyük bir kayıp olduğunu söyledi.
Ayrıca şehir bütçesinin kritik bir sınırda olduğuna dikkat çeken Zant, “Çocuk bakımı, kreşler, yaşlı bakım hizmetleri ve okullar gibi temel alanlarda kesinti yapılmaması için doğru mali yönetim şart. Özellikle Realschule’nin yıllardır süren ve planlaması için milyonlarca avro harcanan yenileme süreci artık tamamlanmalı.” diye konuştu.
Abdullah Uğur ile ortak çalışma
“Soziale Bürger Weiden” ekibinde yer alan Abdullah Uğur ile uzun süredir birlikte çalıştıklarını belirten Zant, “Hem konut sıkıntısı yaşayan vatandaşlara hem de Stadtbau sakinlerine yıllardır birlikte destek veriyoruz. Güçlü, tecrübeli ve uyumlu bir ekibiz” ifadelerini kullandı.
AfD’nin mali politikalarına eleştiri
Zant, seçim sürecinde en büyük risklerden birinin AfD’nin mali politikaları olduğunu dile getirerek, özellikle ticari vergi gelirlerini kaldırma teklifinin Weiden gibi şehirler için tehlike oluşturduğunu söyledi. “AfD’nin ticari vergi gelirlerini kaldırma önerisi belediyeleri doğrudan iflasa sürükler. Weiden’in en önemli gelir kaynağı yok olursa okuldan sosyal hizmetlere kadar hiçbir yatırım yapılamaz. Ayrıca AfD’nin göçmen karşıtı söylemleri toplumsal huzura zarar veriyor” dedi.
Weiden’de bazı mahallelerde AfD oy oranlarının %30’a ulaştığını hatırlatan Zant, bunun demokrasi için önemli bir uyarı olduğunu ifade etti.

Türk kökenli seçmenlere çağrı: “9 Aralık’ta başlattığımız imza kampanyasına destek verin”
Zant, Weiden’de yaşayan Türk kökenli vatandaşlara özel bir çağrıda bulunarak, seçim sürecine aktif katılımın önemine dikkat çekti: “Türk kökenli vatandaşlarımız mutlaka sandığa gitmeli. Ancak ondan önce, listemizin seçime katılabilmesi için 215 imzaya ihtiyacımız var. İmza kampanyamız 9 Aralık’ta başladı. Tüm destekleri bekliyoruz” dedi.

Türk toplumu ile ilk resmi temas
Geçtiğimiz günlerde Weiden ve Çevresi Türk İşçileri ve Kültür Derneği ile Weiden DİTİB Mevlana Camii’nde düzenlenen iki ayrı etkinliğe katıldığını söyleyen Zant, bu temasların Weiden tarihinde bir ilk olduğuna işaret ederek, “Türk toplumu ile kurduğumuz bu iletişim bizim için çok değerli. Bu bağları seçimden sonra da güçlendirmeye devam edeceğiz.” diye konuştu.
“Adım Ali olabilir ama ben Oberpfalzlıyım”
İsmi nedeniyle zaman zaman yanlış anlaşılmalar olduğunu belirterek bunun tamamen ailesinin seçimi olduğunu ifade eden Zant, “Almanya’da doğdum, Katolik olarak büyüdüm. İsmimin neden ‘Ali’ olduğunu ben de tam bilmiyorum, muhtemelen ailemin bir esprisiydi. Ancak ne ismim ne kökenim önemli; ben Oberpfalz’ın bir parçasıyım” dedi.



