ARTAN ET FİYATLARI MARKALARI ZORLUYOR
Egetürk’ün zam kararı, Almanya genelinde et ve şarküteri sektöründeki fiyat artışlarının yeni bir yansıması olarak değerlendiriliyor.
Sekiz yıl önce 3,49–3,99 euro civarında olan kıyma fiyatı bugün 12–13 euro seviyesine çıktı. Bu yükseliş, hem üreticileri hem de perakendecileri ciddi maliyet baskısı altında bıraktı.
Sektör temsilcileri, “Sorun sadece Egetürk’ün zam kararı değil, tüm et piyasasının kontrolsüz bir şekilde yükselmesi” görüşünde birleşiyor.
POLONYA ETİ ALMANYA FİYATINA SATILIYOR
Uzmanlara göre, piyasada satılan birçok et ürünü Polonya, Hollanda ve Romanya gibi ülkelerden düşük maliyetle ithal ediliyor.
Ancak bu etler Almanya pazarında yerli üretimle aynı fiyatlardan satılarak tüketiciye sunuluyor. Bu durum, kalite ve etik tartışmalarını da beraberinde getiriyor.
Tüketiciler, özellikle son yıllarda “ucuz ama kalitesiz ithal etin” piyasada daha fazla yer almaya başladığını ve bunun hem lezzet hem sağlık açısından kaygı yarattığını belirtiyor.
DÖNERDE KALİTE DÜŞÜŞÜ DİKKAT ÇEKİYOR
Sadece market ürünlerinde değil, restoran sektöründe de benzer bir tablo gözleniyor.
Birçok tüketici, son dönemde dönerlerde kullanılan etin kalitesinin bariz biçimde düştüğünü söylüyor.
Korona salgını öncesi ortalama 3 euroya satılan döner, bugün 6 ile 10 euro arasında değişiyor.
Artan maliyetlere rağmen lezzet ve kalite standartlarının korunamadığına dikkat çeken sektör gözlemcileri, “Fiyat iki katına çıktı ama kalite yarıya indi” yorumunda bulunuyor.
SEKTÖRDE BİRLİK ÇAĞRISI YÜKSELİYOR
Market sahipleri ve işletmeciler, bu gidişata karşı tek çözümün birlik ve ortak hareket olduğunu savunuyor.
Bazı görüşlere göre, Türk markaları, toptancılar ve restoranlar bir araya gelerek ortak tedarik ağları kurmalı.
“Yerel Alman market zincirleri artık helal gıdaya giriyor. Eğer biz birleşmezsek, rekabet edemeyiz” ifadeleri, sosyal medyada en sık paylaşılan yorumlar arasında yer aldı.
YÜKSELEN MALİYETLER VE REKABET BASKISI SÜRECEK GİBİ
Uzmanlar, Almanya’daki gıda sektöründe fiyat artışlarının kısa vadede durmasının mümkün olmadığını belirtiyor.
Artan enerji giderleri, ithalat maliyetleri ve tedarik zinciri sorunları, üreticilerin üzerinde ciddi baskı oluşturuyor.
Sektör temsilcileri, uzun vadede çözüm için şeffaf fiyat politikaları, kalite denetimi ve güçlü işbirliği çağrısı yapıyor.
Aksi halde hem markalar hem tüketiciler için “yüksek fiyat–düşük kalite” kısır döngüsünün devam edeceği uyarısında bulunuluyor.



